top of page
Yazarın fotoğrafıELİF GÜR

YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ SUÇUNA İLİŞKİN KRİTERLER

Uyuşturucu madde bulundurmanın kullanma amacına mı ticaret amacına mı yönelik olduğuna ilişkin kriterleri incelerken öncelikle aşağıda yer alan Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararını emsal almayı uygun buluyorum.


YARGITAY CEZA GENEL KURULU E. 2012/10-1335 K. 2013/423 T. 22.10.2013;

"Uyuşturucu madde bulundurmanın kullanma amacına yönelik olup olmadığının tespit edilmesinde dikkate alınması gereken ve öğreti ile uygulamada da kabul görmüş olan bazı ölçütler bulunmaktadır.

Bu ölçütlerden ilki; failin bulundurduğu uyuşturucu maddeyi başkasına satma ya da devir veya tedarik etme hususunda herhangi bir davranış içerisine girip girmediği,ikincisi; uyuşturucu veya uyarıcı maddenin bulundurulduğu yer ve bulunduruluş biçimidir. Şahsi kullanımı için uyuşturucu madde bulunduran kimse, bunu her zaman kolaylıkla erişebileceği bir yerde, örneğin evinde veya işyerinde bulundurmaktadır. ...uyuşturucu maddenin ele geçirildiği yer veya yakınında hassas terazi ve paketlemede kullanılan ambalaj malzemelerinin bulunması, kullanım dışında bir amaçla bulundurulduğu hususunda önemli bir belirti olacaktır. Kabul edilen üçüncü ölçüt ise bulundurulan uyuşturucu veya uyarıcı madde miktarıdır. Şahsi kullanım için kabul edilebilecek miktar, kişinin fiziksel ve ruhsal yapısı ile uyuşturucu veya uyarıcı maddenin niteliği, cinsi ve kalitesi ile somut olayın özelliklerine göre değişiklik gösterebilmektedir.

Adli Tıp Kurumu tarafından esrar kullananların her defasında bir ila bir buçuk gram olmak üzere günde üç kez esrar tüketebilecekleri değerlendirilmektedir. "


Yukarıda belirtilen Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararına göre uyuşturucu madde ticareti suçunun kişiye isnat edilebilirliğini sağlayan bir takım kriterlere yer verilmiştir. İlk kritere göre kişinin uyuşturucu madde ile yakalandığı andaki tavrı/durumu etkili olmaktadır. Uyuşturucu maddenin kendi üzerinde üst aramasında çıkması/ evinde bulunması ya da başka bir şahsa verirken görülmesi ve bu hususun polis tarafından tutanakla işlenmesi fark edecektir. Kişinin evinde kullanım sınırları içerisinde uyuşturucu madde bulunması ya da üst aramasında kişi üzerinde uyuşturucu madde çıkması durumunda şahsa uyuşturucu madde kullanıcılığından işlem yapılabilecekken, uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi veya öyle olduğu düşünülen cismi bir başkasına verirken polis tarafından görülmesi ve tutanağa işlenmesi durumunda kişi hakkında uyuşturucu madde ticareti suçundan soruşturma yapılmaktadır.

İkinci husus ise aramada bulunan uyuşturucu maddelerin bulunduğu yer ve bulunuş biçimidir. Evin içerisinde kavanoz/gizli bölmeli çekmece gibi bir yerde bulunması şahıs üzerinde uyuşturucu madde taciri olduğu konusunda şüphe yaratacaktır. Eğer kişinin ikametinde ele geçirilen uyuşturucu ve uyarıcı maddeler günlük hayatta her an ulaşabilecek bir yerdeyse (örneğin mutfak tezgâhı/masa üstü) kişinin uyuşturucu maddeyi kullanmak için bulundurma ihtimali daha yüksektir. Yine yapılan aramada hassas teraziye rastlanılmış olup olmaması da önem arz etmektedir. Genellikle uyuşturucu madde tacirleri satacakları maddenin miktarını ölçmek için hassas terazi kullanmakta olup; evde yapılan aramada hassas terazi bulunması kişi için aleyhe bir durum olarak değerlendirilecektir. Hassas terazinin Yargıtay kararlarında kişinin uyuşturucu madde taciri olduğu hususunda kuvvetli şüpheye sebep vermesi yanında öğütücü aparat gibi uyuşturucu maddeyi kullanabilmek için gerekli olan alet/edevatlar kişinin uyuşturucu taciri olduğuna delil teşkil etmemektedir.

Yargıtay Ceza Kurulu’nun belirlediği bir diğer kıstas ise uyuşturucu ve uyarıcı madde miktarıdır. Adli Tıp Kurumu tarafından esrar maddesinin her defasında 1 ila 1,5 gram olmak üzere günde üç kez tüketebileceği belirtilse de yerel mahkemeler uyuşturucu maddenin kullanım sınırı ile ilgili çok farklı kararlar vermektedirler. Uyuşturucu maddenin kullanım sınırı içinde kalması tek başına esas alınmamakta, kişinin uyuşturucu madde ticaretini yaptığı hususunda yüksek şüphe uyandırıcı bir delil yoksa ele geçirilen uyuşturucu miktarı yüksek olsa da mahkemeler beraat kararı verebilmektedir. Bir diğer husus ise ele geçirilen uyuşturucu maddelerin bulunduruluş biçimidir. Birçok küçük paketçikler halinde satışa hazır olarak bulundurulması, mahkemede kişinin üzerine isnat edilen uyuşturucu madde ticareti suçu işlediğine dair yüksek şüphe yaratmaktadır.


Uyuşturucu Madde Miktarı İle İlgili Örnek Yargıtay Kararları:

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 14/06/2013 tarih ve 2010/563 Esas 2013/ 5875 K. sayılı kararında;

“sanığın suç konusu 165,217 gramdan ibaret esrarı satacağına veya başkasına devredeceğine ilişkin delil bulunmadığı, sanığın suçu inkâr etmesinin bu maddeyi kullanma dışında bir amaç için bulundurduğu şeklinde yorumlanamayacağı gözetilmeden, sanık hakkında “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” yerine “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan hüküm kurulması (…)” gerekçesiyle bozma kararı vermiştir.

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 02/10/2012 tarih ve 2011/13043 E. 2012/14677 K. sayılı kararında;

“olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, yapılan önleme aramasında sanığın kullandığı araç içinde 4 ayrı pakette ele geçirilen net 187,6 gramdan ibaret suça konu esrarı kullanmak için bulundurduğuna ilişkin savunmasının aksine, ticari amaçla bulundurduğuna ilişkin kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı, eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu (…)” gerekçesiyle bozma kararı vermiştir.


Her ne kadar yukarıda belirtildiği uyuşturucu ticaretine ilişkin Yargıtay tarafından belirli kriterler getirilmiş olsa da yerel mahkemeler tarafından her somut olayda farklı kararlar verilmesi uygulamada sorunlara yol açmaktadır.


Elif GÜR

8.118 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page